İnsülin direnci, kas, yağ ve karaciğer hücrelerinin pankreas tarafından salgılanan insüline karşı duyarsız hale gelmesidir. Normalde insülin, kan dolaşımındaki glikozun hücrelere girişini sağlar ve enerji olarak kullanılmasını ya da depolanmasını mümkün kılar. Ancak insülin direncinde hücreler bu sinyale doğru yanıt vermez, bu da kanda şeker seviyesinin artmasına yol açar. Başlangıçta pankreas bu durumu telafi etmek için daha fazla insülin üretse de zamanla bu mekanizma bozulabilir ve diyabet gelişebilir.
İnsülin direnci, kan şekeri seviyelerinin henüz normal aralıkta olduğu ancak vücudun insüline karşı direnç gösterdiği bir durumdur. Prediyabet aşamasında ise kan şekeri normalden yüksek ancak diyabet sınırlarında değildir. Bu durum tedavi edilmediğinde tip 2 diyabet gelişme riski artar.
İnsülin direncini sadece belirtilerle anlamak mümkün değildir. Kan testi ile ölçüm yapılmalıdır. Ancak bazı işaretler şunlardır:
Erkeklerde 40 inç, kadınlarda 35 inçten fazla bel çevresi
Kan basıncının 130/80 mmHg veya daha yüksek olması
Açlık kan şekeri 100 mg/dL üzerinde olması
Trigliserid seviyesinin 150 mg/dL’den yüksek olması
Erkeklerde HDL kolesterol 40 mg/dL’nin, kadınlarda ise 50 mg/dL’nin altında olması
Koltuk altı ve boyunda koyu renkli, kadifemsi cilt lekeleri
Retinopati gibi göz damarlarında hasar gelişimi
İnsülin direncinin kesin nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, risk faktörleri şunlardır:
Aşırı kilo, özellikle karın bölgesinde yağlanma
Hareketsiz yaşam tarzı
Yüksek karbonhidrat ve işlenmiş gıda tüketimi
Gebelik diyabeti öyküsü
Ailede diyabet geçmişi
Sigara kullanımı
Belirli etnik gruplar (Siyah, Asyalı Amerikalı, Hispanik/Latin ve yerli halklar)
45 yaş üstü olmak
Bazı hormonal bozukluklar ve ilaç kullanımları
Uyku apnesi gibi uyku sorunları
PCOS, kadınlarda kısırlık ve hormonal dengesizliklere yol açan bir durumdur. PCOS hastalarının çoğunda insülin direnci görülür. Bu iki durum arasındaki bağlantı tam olarak açıklanamamış olsa da, aile öyküsü ve aşırı kilo PCOS riskini artırabilir.
İnsülin direncini tespit etmek için tek bir test yoktur. Doktorlar, hastanın sağlık geçmişi, fiziksel muayene ve kan testleri ile değerlendirir:
Açlık plazma glikoz testi
Oral glikoz tolerans testi
Hemoglobin A1c testi (son 2-3 ayın ortalama kan şekeri)
Lipid paneli (kolesterol ve trigliserid seviyeleri)
Pankreas insülin direncini dengeleyemez hale gelirse, kan şekeri düzeyi prediyabet seviyelerine yükselir. Bu süreç tedavi edilmezse tip 2 diyabet oluşur. 35 yaş ve üzerindeki kişiler düzenli taramalardan geçmelidir.
İnsülin direncinin doğrudan bir ilacı yoktur ancak yaşam tarzı değişiklikleri çok etkili olabilir:
Egzersiz: Haftada en az 5 gün, 30 dakika orta tempolu yürüyüş veya benzeri aktiviteler.
Kilo Kontrolü: Vücut ağırlığının %5-7’sinin kaybı diyabet riskini azaltır.
Diyet Düzenlemesi: Rafine karbonhidratlar ve işlenmiş gıdaların azaltılması, dengeli beslenme.
Stres Yönetimi: Stresin kontrolü kan şekeri seviyelerini olumlu etkiler.
Yeterli Uyku: Günde 7 saatten az uyumamaya özen gösterilmeli.
Sigara Bırakma: Tütün kullanımı insülin direncini artırır.
Doktor gerek görürse, metformin gibi ilaçlar da tedaviye eklenebilir.
Tedavi edilmediğinde insülin direnci; karaciğer hastalıkları, kalp damar sorunları, bazı kanser türleri, Alzheimer hastalığı ve göz problemlerine yol açabilir. Ayrıca kilo alımını tetikleyerek sağlık sorunlarını artırır.
Bazı takviyeler (tarçın, ginseng, magnezyum gibi) kan şekeri kontrolüne yardımcı olabilir ancak bunlar mutlaka doktor kontrolünde kullanılmalıdır. Doğru beslenme ve egzersiz tedavinin temelidir.