Yoga ve Ego: Benlik Yolculuğunda Dönüşüm

Yoga pratiğine ilk adım attığımızda çoğumuz bedeni keşfetmeye, esnemeye ya da güçlenmeye odaklanırız. Fakat yolculuk ilerledikçe anlarız ki yoga sadece bedensel değil, zihinsel bir yolculuktur. Bu yolculukta en sık karşılaştığımız yol arkadaşı (ve bazen de engelimiz) egodur.

Ego, “ben” duygusunu oluşturan, kimliğimizi şekillendiren yapıdır. Bizi korur, sınırlarımızı çizer. Ama aynı zamanda bizi sürekli kıyaslamaya, daha fazlasını istemeye, yetersiz hissetmeye sürükler. İşte yoga, egonun bu yanılsamalarını fark etmemizi sağlar.

Mat Üzerinde Ego’nun İzleri

Bir asanada daha ileriye gitmeye çalışırken “neden yapamıyorum” diye kendini yargıladığında…
Yanındaki öğrencinin daha esnek olduğunu görünce “ben eksik miyim” diye düşündüğünde…
Meditasyonda zihnin susmadığında sabırsızlandığında…
İşte bunların hepsi egonun ince oyunlarıdır.

Yoga bize bu oyunları fark etmeyi öğretir. Çünkü yoga bir yarış değil, bir kendine dönüş yolculuğudur.

Yoga ile Ego Arasında Denge

Ego’yu yok etmeye çalışmak yerine onunla barışmayı öğrenmek gerekir. Düzenli nefes çalışmaları, asanaları bedenin sınırlarını zorlamadan yapmak, meditasyonda düşünceleri sadece gelip geçen bulutlar gibi izlemek… Tüm bunlar egonun keskinliğini yumuşatır.

Ego hâlâ vardır ama artık bizi yönetmez. Biz onunla yaşamayı, onu bir araç olarak kullanmayı öğreniriz.

Aşkın Olduğu Yerde Ego Küçülür

Benim için yoga, sadece bir disiplin değil, bir aşk. Çünkü aşkın olduğu yerde ego küçülür. Kalp açılır, zihin hafifler. Yoga bana her gün şu gerçeği hatırlatıyor:
“Ben yarışmıyorum. Ben sadece var oluyorum. Nefesimle, bedenimle, kalbimle buradayım.”

Son Söz

Yoga ve ego arasındaki ilişki, aslında insan olmanın özü. Ego’yu tanımak, fark etmek ve onunla birlikte dengede kalabilmek… İşte yoganın gerçek armağanı da bu.

Banu Dilben

Yoga ile tanışmam 2010 yılında Los Angeles’ta oldu. O dönem içsel bir arayış içerisindeydim; bedenimden, zihnimden ve hayatımdan daha fazlasını istiyordum. Bir gün şehrin merkezindeki bir stüdyonun kapısından içeri girdim ve fark etmeden bambaşka bir dünyanın kapısını araladım. İlk derste hissettiğim şey çok basitti: eve dönmüş gibiydim. Bedenimle kurduğum bağ, nefesimin beni yönlendirmesi ve o anda kalmanın gücü beni büyüledi. Yoga Benim İçin Ne İfade Ediyor? Bugün yoga benim için sadece bir egzersiz değil; bir yaşam biçimi. Matın üzerindeki her an bana hayatta da dersler veriyor: Zorluklarla baş etme → Pozların içinde kalmak bana sabrı öğretti. Akışta olma → Her nefesin değişmesi, hayatın da sürekli değiştiğini hatırlattı. Kendini kabul → Esneklikten çok, olduğun yerde olmayı sevmek yoga sayesinde mümkün oldu. Kısacası, yoga bana kendime dönüşü, içimdeki sessiz gücü ve şefkati hatırlattı. Yoga = AŞK Benim için yoga AŞK. Çünkü: Bedenimi, zihnimi ve ruhumu aynı potada birleştiriyor. Paylaştıkça büyüyor, aktıkça çoğalıyor. Her pratik, kendime yazdığım küçük bir aşk mektubu gibi. Senin Yolculuğun Eğer bu yazıyı okuyorsan, belki sen de yoga yolculuğuna başlamayı düşünüyorsun ya da çoktan başlamışsın. Şunu bilmeni isterim: Her yolculuk kişisel ve benzersizdir. Senin bedenin, senin nefesin, senin yolun… Başlangıç noktası neresi olursa olsun, yoga sana mutlaka bir şey fısıldar. Yeter ki kulak ver.