Teknoloji her geçen gün değişip gelişirken, dijital dünyaya olan bağımlılığımızın yan etkileri de giderek daha belirgin hale geliyor. Bunu hissetmeyeniniz yoktur diye tahmin ediyoruz. Sürekli ekran karşısında olmak, sosyal medyanın getirdiği tükenmişlik hissi ve bilgi bombardımanı, bizleri ister istemez yeni bir kaçış yolu aramaya yönlendiriyor. Dolayısıyla 2025’in wellness trendleri arasında en dikkat çekenlerden birinin “Analog Yaşam” konsepti olmasına da hiç şaşırmıyoruz. Bu yaklaşım, bizleri dijital dünyaya bir mola vererek zihinsel ve fiziksel sağlığı destekleyen alışkanlıkları benimsemeye teşvik ediyor. Araştırmalara baktığımızda uzun süre dijital ekranlara maruz kalmanın stres, anksiyete ve uyku problemlerine neden olduğunu görüyoruz. Özellikle sosyal medya ve sürekli bildirim akışı, beyin üzerinde kronik bir uyarılma hali yaratarak zihinsel yorgunluğu fazlasıyla artırıyor. Teknoloji bağımlılığının getirdiği bu tükenmişlik hali, insanların bilinçli olarak dijital detokslara yönelmesine neden oluyor. Özellikle de Z kuşağı, bu dijital detokslara tahmin edilenin aksine epey ilgi gösteriyor. Peki, “analog yaşam” bize ne vaat ediyor?
DAHA AZ EKRAN, DAHA FAZLA GERÇEKLİK
Analog yaşam felsefesi, teknolojiyle tamamen bağları koparmaktan ziyade, bilinçli bir şekilde dijital araçların kullanımını sınırlandırmayı öneriyor aslında. Kitap okumak, el yazısıyla not almak, doğada zaman geçirmek, analog fotoğrafçılık ve elle yapılan zanaatlar gibi alışkanlıklar bu yeni akımın temel taşlarını oluşturuyor. Özellikle wellness dünyasında, analog yaşam konsepti giderek daha fazla benimsenirken, lüks oteller ve spa merkezleri, misafirlerine “dijital detoks” programları sunuyor. Alpler’deki “Schloss Elmau Digital Detox Retreat”, Bali’deki “Fivelements Wellness Sanctuary”, Kaliforniya’daki “The Ranch Malibu” ve Japonya’daki “Hoshinoya Kyoto Zen Retreat” gibi programlar bunlardan öne çıkan bazıları… Örneğin İbiza’da bulunan “Off-Season Retreat,” misafirlerine dijitalden tamamen kopabilecekleri, çiftlik hayvanlarıyla etkileşim kurabilecekleri ve doğal ritüeller deneyimleyebilecekleri bir ortam sunuyor .
Bununla birlikte dijital detoksun içinde yer alan ve “JOLO” (joy of logging off) şeklinde adlandırılan kavramla birlikte aslında ekranlarımızı kapatmanın da gerçek anlamda keyfine varıyoruz. Tabii bunu yapabilmek ne kadar süre mümkün, orası tartışmaya açık. Bazılarımız telefonsuz kalmaya 10 dakika bile dayanamazken, telefondan uzaklaşmaya ve çevresine odaklanmaya başlayanların sayısı ise aslında her geçen gün artıyor. Kült Hollanda hareketi Sanctum; sessiz disko, Kundalini yoga ve toplu farkındalık meditasyonlarını ve bireysel içgörüyle kolektif enerjiyi birleştirerek yeni bir wellness akımı olarak hızla yayılıyor . İnsanlar artık oturumu kapatmak, bağlantıyı kesmek, gerçeğe dönmek ve maneviyatı aramak istiyor. Haklı bir arayış, değil mi?
NELER YAPABİLİRİZ?
2025’in wellness dünyasında “yavaş yaşam”, “daha az ekran, daha fazla gerçeklik” mottosuyla kendine sağlam bir yer ediniyor. Analog yaşam, sadece nostaljik bir akım olmanın ötesinde, zihinsel sağlığımızı korumanın ve içsel huzuru bulmanın yeni bir yolu olarak karşımıza çıkıyor. İşte öne çıkan analog yaşam trendleri:
1. Dijital Detoks Tatilleri: Teknolojiden tamamen uzaklaşarak zihinsel olarak yenilenmeyi hedefleyen wellness tatilleri popülerleşiyor. Bu tatillerde telefon kullanımı sınırlandırılıyor, meditasyon, doğa yürüyüşleri ve sessizlik kampları gibi aktiviteler ön plana çıkıyor. Örneğin, “Eremito Silent Retreat” İtalya’da tamamen sessizliği temel alan bir inziva sunuyor.
2. El Sanatlarına Dönüş: Çömlekçilik, örgü, resim gibi el becerisi gerektiren aktiviteler hem zihni rahatlatıyor hem de stres seviyelerini düşürüyor. Analog yaşamın ruhuna uygun olarak, insanlar elleriyle ürettikleri şeylere daha fazla değer vermeye başlıyor. Londra’daki “Studio Pottery London” ve New York’taki “Brooklyn Clay” gibi atölyeler, bu alanda öncü.
3. Günlük Tutma ve Mektuplaşma: Dijital not alma uygulamalarının aksine, kağıt kalemle günlük tutmak ve mektuplaşmak, kişisel ifade biçimini güçlendiren nostaljik ama etkili bir yöntem olarak geri dönüyor. “Paper and Pen Society” gibi organizasyonlar, kişileri el yazısıyla yazmanın ruhsal faydalarına teşvik ediyor.
4. Analog Fotoğrafçılık: Akıllı telefon kameralarının sundu ğu anlık çekimler yerine, filmli makinelerle fotoğraf çekmek ve baskı almak, daha anlamlı ve kalıcı anılar yaratmayı teşvik ediyor. Paris’teki “L’atelierArgentique” ve Tokyo’daki “Camera Film Lab”, filmli fotoğrafçılık tutkunları için mutlaka araştırılmaya değer.
5. Gerçek Sosyal Etkileşim: Online bağlantılar yerine yüz yüze sohbetlerin öneminin yeniden anlaşılmasıyla birlikte, dijitalden uzak sosyalleşme etkinlikleri artış gösteriyor. Kafe ve restoranlar, müşterilerini telefonlarını bir kenara bırakmaya yönlendiren etkinlikler düzenliyor. Stockholm’deki “Offline Club” ve Berlin’deki “Phone-Free Friday Dinners” bu hareketin destekçisi.
Güzellik Dünyasında Analog Etkisi
Kozmetik dünyasında cilt bakımı ritüellerine yönelik geleneksel yöntemler, el yapımı sabunlar ve doğal içerikli ürünler revaçta. “Slow Beauty” akımı, teknolojik cilt bakım cihazları yerine daha basit ve etkili yöntemleri tercih edenleri kendine çekiyor. “The Handmade Soap Company”, “The Sim Co.”, “Lunova”, gibi markalar, bu anlayışı benimseyenler için ilham kaynağı oluyor.
Hazırlayan: Damla Durak
Fotoğraflar: @larissajeannew Hernandez Edgar, SPORTY & RICH
ELLE Türkiye Mart 2025 sayısından alınmıştır.
1Sa 30Dk Hazırlama Ve 40Dk Pişirme Süresiyle Toplam 2 Saat 10 Dakikada Kaz Tiridi Nasıl…
1Sa 15Dk Hazırlama Ve 40Dk Pişirme Süresiyle Toplam 1 Saat 55 Dakikada El Açması Kıymalı…
20Dk Hazırlama Ve 40Dk Pişirme Süresiyle Toplam 1 Saatte Ispanaklı Çırpma Nasıl Yapılır Tarifimizde Görün.
Kızartma lezzetli olabilir ama evde bıraktığı ağır koku can sıkıcıdır. Bu inatçı kokudan pratik ve…
Patlıcan sadece lezzetli yemeklerin değil, aynı zamanda sağlık dolu bir yaşamın da anahtarı olabilir. Kalp…
Sevgiyi ifade etmenin birçok yolu vardır. Bazen güzel bir söz bazen ince bir hareket size…