Spor çoğu zaman yalnızca fiziksel faydalarıyla gündeme gelir daha sıkı bir vücut, kilo kontrolü, esneklik veya güç kazanımı.Oysa işin en büyük sırrı, düzenli hareketin zihinsel ve ruhsal dünyamızda yarattığı etkilerde gizlidir. Çünkü spor sadece kaslarımızı değil düşüncelerimizi ve duygularımızı da dönüştürür.
Stresi azaltır, zihni arındırır.
Günümüzün hızlı temposu, bitmeyen sorumlulukları ve sürekli maruz kaldığımız ekranlar, zihnimizi sürekli uyarır ve yorar.Düzenli egzersiz, bedenin “mutluluk hormonu”olarak bilinen endorfinleri salgılamasını sağlar. Bu da stres seviyesini düşürür, gün içinde daha net düşünmemize yardımcı olur. Spor yapan birinin “kafam dağılıyor” demesi aslında bilimsel bir gerçektir.

Anı yaşamayı öğretir.
Pilates, yoga ya da nefes egzersizleri gibi disiplinler bedeni çalıştırırken aynı zamanda zihni anda tutmayı öğretir. Bu, kişinin “şimdi”yi fark etmesini ve hayatın küçük detaylarını daha çok takdir etmesini sağlar.
Sonuç olarak spor, yalnızca bedenini değil, ruhunu da harekete geçirmek isteyen herkes için güçlü bir araçtır. Başladığında ilk fark edeceğin şey, daha rahat uyuduğun, daha kolay odaklandığın ve daha güçlü hissettiğindir. Zamanla bu değişim bir alışkanlığa, sonra da yaşam tarzına dönüşür. Ve bir gün aynaya baktığında sadece daha fit değil, daha huzurlu, daha dengeli ve daha özgüvenli bir “sen” ile karşılaşırsın.

YORUMLAR